Present Continuous Tense (Şimdiki Zaman) / İngilizce- Türkçe Detaylı Konu Anlatımı + Örnek Cümleler

 Adından da anlaşılacağı üzere “Continuous” ifadesinden önce gelen “Present” ifadesi hem be+Ving kalıbında “be” yardımcı fiilinin (am, is, are)present şeklinde kullanılması gerektiğini hem de devam eden olayın geçiş zamanının “şu an” olduğunu ifade eder.

Olayın ne zaman başladığı ya da ne kadar devam ettiği önemli değildir. Sadece bir olayın konuşma anında devam etmekte olduğunu vurgular. O halde; bu zaman konuşma anında devam etmekte olan eylemler için kullanılır. Bu eylem bir süredir yapılmakta olan ama konuşma anında yapılmamakta olan bir olay da olabilir.

I	am	going to school.  shopping for new t-shirt.
He She It	is
We  You They	are

Olayın ne zaman başladığı ya da ne kadar devam ettiği önemli değildir. Sadece bir olayın konuşma anında devam etmekte olduğunu vurgular. O halde; bu zaman konuşma anında devam etmekte olan eylemler için kullanılır. Bu eylem bir süredir yapılmakta olan ama konuşma anında yapılmamakta olan bir olay da olabilir. 

Şimdiki Zamanın Olumlu Cümle Kurulumu

I	am	going to school.
He She It	is
We  You They	are

Olumlu yukarıda görüldüğü gibi am, is, are özne ile birleşebilir. 

Şimdiki Zamanın Olumsuz Cümle Kurulumu

I	am not	going to school.
He She  It	is not
We You They	are not

Olumsuz cümlelerde “not” sözcüğünden yararlanılır. Bu sözcük, is ve are ile birleştirilerek kısaltılabilir, ancak am ile kısaltma yapılmaz.

Örneğin;

• I am not going.
• He isn’t going.
• We are’t going.

Şimdiki Zaman Olumlu Soru Cümlesi Kurulumu

Am	I	going to school?
Is	He She It
Are	We  You They

Soruda am, is ve are yardımcı fiilleri cümlenin en başına gelir. Cümlenin geri kalanı aynen devam eder. 

Şimdiki Zamanın Olumsuz Soru Formu

Am	I not	going to school?
Isn’t	He She It
Aren’t	We You  They

Şimdiki Zaman Olumlu/ Olumsuz Kısa Cevaplar

Yes,	I	am.
	He She It	is.
	We You  They	are.

 

No,	I	am not.
	He She It	isn’t.
	We You They	aren’t.

Bu sorulara verilen kısa cevaplarda am, is ya da are kullanılır, fiil tekrar edilmez.

Örneğin;

• The students are reading a passage about animals right now.
  (Öğrenciler tam şu anda hayvanlar hakkında metin okuyorlar.)
• The doctors are trying to save the people who have been injured during the accident now.
  (Doktorlar, şu anda kazada yaralanmış olan insanları kurtarmaya çalışıyorlar.)
• Is Eda preparing the report that the boss has said?
  (Eda patronun söylemiş olduğu raporu hazırlıyor mu?)
• The students are not listening to the lesson at the moment.
  (Öğrenciler şu anda dersi dinlemiyorlar.)
• Ahmet is looking for the keys which he has lost.
  (Ahmet kaybettiği anahtarları arıyor.)
• Dilek is expecting the birth of her first baby in early April.
  (Dilek ilk bebeğinin Nisan ayının başlarında doğmasını umuyor.)
• The inspectors are trying to find the murderers now.
  (Müfettişler şu anda katilleri bulmaya çalışıyorlar.
• They are discussing the reasons of the accident at present.
  (Şu anda onlar kazanın sebeplerini tartışıyorlar.)
• A lot of people are criticizing school sports these days.
  (Şu günlerde çok sayıda kişi okul sporlarını eleştiriyor.)

Şimdiki Zaman (Present Continuous Tense) Hangi Durumlarda Kullanılır.

Present Continuous Tense kendinden sonra kullanılan bir gelecek zaman ifadesi ile birlikte önceden planlanmış bir eylemin gelecekte yapılacağı anlamını verir.

Örneğin;

• We are having two exams this week.
  (Bu hafta iki sınav oluyoruz (olacağız).)
• We are spending next winter in Antalya.
  (Gelecek kışı Antalya’da geçiriyoruz (geçireceğiz).)
• Why are you going to İzmir next week?
  (Neden gelecek hafta İzmir’e gidiyorsun (gideceksin)?)
• I am not going to the party tonight, I have a lot to do.
  (Bu akşam partiye gitmiyorum (gitmeyeceğim), yapacak çok işim var.)
• We are starting to fix the roof of our house tomorrow.
  (Yarın evimizin çatısını tamir etmeye başlıyoruz (başlayacağız).)
• She is not going out with me next week.
  (Gelecek hafta benimle çıkmıyor (çıkmayacak).)
• We are giving a party at the end of the semester, aren’t we.
  (Dönem sonunda parti veriyoruz (vereceğiz), değil mi?)

Present Continuous Tense always, constantly, forever gibi zarflar ile birlikte sürekli tekrarlayan ve genelde bizi rahatsız eden eylemler için kullanılır.

Örneğin;

• Some students are always coming late to class.
  (Bazı öğrenciler daima derse geç geliyorlar.)
• The baby is crying constantly and it makes me angry.
  (Bebek sürekli olarak ağlıyor ve bu benim sinirimi bozuyor.)
• The doctor is examining more than seventy five patients every day.
  (Doktor her gün yetmiş beşten fazla hastayı muayene ediyor.)
• He is always asking those stupid questions.
  (O daima aptalca sorular soruyor.)
• My little son is always watching the same cartoon.
  (Küçük oğlum daima aynı çizgi filmi seyrediyor.)
• Why are you always accusing your friends of cheating during the exams?
  (Sen neden daima arkadaşlarını sınavda kopya çekmekle suçluyorsun?)
• I don’t like them, because they are always complaining about my proposals.
  (Onlardan hoşlanmıyorum, çünkü sürekli önerilerimden şikâyet ediyorlar.)

Not: 

1.Sonu -e ile biten fiillere -ing eklerken -e kaldırılır. 

• He is coming. (come)
• She is tuning. (type)

2.Ünlü + Ünsüz şeklinde biten tek heceli fiiller -ing alırken son harfleri ikileşir. 

• He is running. (run)
• She is swimming.(swim)

3.Bazı fiiller Present Continuous Tense ile kullanılmaz. Bu filleler “state verbs” olarak adlandırılır. Şimdiki zaman yapıları eylemlerin fiziksel ve görsel olarak yapıldığını gösterir. Bu sebeple soyut düşünmek, anlamak, sahip olmak ve sevmek gibi soyut fiiller continuous yapısında kullanılamaz.

Bu fiillerin bazılarını başlıklar altında gösterecek olursak;

Mental  State (Mental (Zihinsel) durumları anlatmak için fiiller)

Know, realize, understand, recognize, believe, mean, feel, need, want, forget, suppose, think, imagine, remember, doubt, desire.

Örneğin;

• He is wanting to buy a new car. ❌
• He wants to buy a new car.       ✅

Emotional State (Duyguları belirten fiiller)

Love, like, fear, prefer, hate, dislike, mind, surprise, care, appreciate, amaze, envy, please, astonish 

Possession State (Sahip Olma)

Have, belong, possess, own.

Sense, Perception (Duyu ve Algılama ile ilgili fiiller)

Taste, smell, hear, feel, see.